Günebakan Kasabası
  Hikayelerimiz
 




GÜNEBAKANDAN KİŞİSEL HİKAYELER

 

1-) Bir Günlüğüne Mıhtar

   Memet Dede (eğriboyun) 1946 yılında muhtarken kız kaçırmış.(Güngör nenenimi kaçırdıydı?) Çayan Memet  birinci ağza olduğundan mührü ona vermişler.Buda akşam yatınca mührü yastığın altına koymuş ama sabaha kadar uyuyamamış.Sabah olur olmaz varmış eğribuyunun yanına;
- Al arkadaş!Bu mühür bana çok ağır geldi.Ne yaparsan yap,demiş.

2-) Baba Oğul Ermişler

   Sene 1965.Yanuk bayırlarını Alahdiyanlı olanlar bilirler.
Kiracı köyüne ilk hoporlör gelmiş,ezan okunmaya başlamış.O tarihte bizim köyde ne elektirik var nede hoporlör.

Babam (Onbaşı İzzet) yığının tepesinde Vedat abimle bağ atıyor.Kiracı da okunan ezan yanuk kayasına vurup yankısı babamın kulağına geliyor.Bakıyor kayanın arasından ezanın sesi geliyor.Orada kimsede yok.Açıktan okunan ezanada benzemiyor.Dinlemeye koyuluyor.Abimin kulakları biraz ağır işittiğinden ve de yığının dibinde bağ verdiğinden duymamış.Babam:
- Dur hele Vedat! Ben galiba erdim.Kayanın arasından ezan sesi duymaya başladım, diyor
Abimde biraz durup dinledikten sonra:
- Baba bende erdim.Bende duyuyorum diyor.
Baba oğur eriyorlar

3-) Duran Pehlivan Askerlik Öğreniyor

Duran Pehlivan 18-19 yaşlarında yağız delikanlıykan bizim köyün meşhur bumbası iki ay askerlik yapmış, askerden teskeresini vermişler (deli old. için ).Cami önünde gençler toplu halde dururken Duran Pehlivan bunba ile dalga gecerek, bana askerliği öğretsene demiş.Oda karşısında geçirmiş;
- Hazır Olllllllllll!!!!!! Rahaaaaatttttttt!!!!!, diye bağırmış
O zamanlar bizim köyde okul olmadığından hazır olu,rahatı kimse bilmezmiş.Duran Pehlivan hiç kımıldamadan durmuş.Bumba yanına yaklaşmış samarı gözünün önüne aşk edince, gözünün önünden ciye çıkmış.Birseyde diyememiş,utanmış.Bumba;
- İşte askerlik boooole oluyo, demiş.
Bütün gençler gülüşmüşler.

4-) Önü Ağustos Arkası Zemheri

   1930 lu yıllar.Dedememedi hasta olmuş.Gülüzar ın Şükrü ( Celal Taşttan ın babası) Niksar dan at ile deli doktoru getiriyor.Doktorum beli bükük, başında kasketi,elinde çantası kapının önünde attan iniyor.
   Evin içi söyle:Eski yapı,tek kat,ahşap,odanın kapısı direkt dışarı açılıyor.Büyük bacalıkta yanan ateş göve direk.Ortada hasta ateşe paralel yapıyor.Evin ortasında ekmek teknesi asılı.Kış o biçim.Kapıyı açıyorlar fırtına peşlerinden içeri doluyor.
  
Deli doktor içeri giriyor.Doğrulup hasta nerde diyecekken, kafa ekmek teknesine tok ediyor.Bir eli ile kafasını ovarken diğer eliyle bir yandan ateşi diğer yandan kapıdan gelen fırtınayı gösterek:
- Ammanım Amman!!Arkası zemheri önü Ağustos.Burda hasta iyi olurmu,diyor.

5-) Sallaa Sallaaa

   Sene 1939.Niksar-Erbaa depremi rihter ölçegine göre 7.3 şiddetinde sarsılıyor.3000 kişinin öldüğü,adına ağıtlar yakıldığı bir depremde bizim köyde (günebakan) sadece bir yaralı var.Oda kaçarken ambarın arasına şıkışmış.Birkaç damlı ahırdan başka yıkım yok.Çünki evler geneli çitfe ve tek katlı,ahşap domuz çamdusu dediğimiz geçirmeli el biçmesi tahtalardan yapılmış.Dedem Şahir Çavuş ustaymış.Evini kendisi yapmış ağaçtan.Kayrolasının üzerinde yatarken deprem olmaya başlıyor.Karı,uşak,çol çocuk kaçmaya başlıyor.Dedem ise kaçacagı yerde kayrolayı birazda kendi sallamaya başlıyor ve diyorki;
- Sallaaa Sallaaa !!! BU EVİ BEN YAPTIM , BAKALIM YIKABİLECEKMİSİN.

6-) Rahat Uyudum

     Bizim köyün meşhur izinlisini herkes bilir.Geçende oğluyla lafladık,ne var ne yok dedim;

- Babam izinden geldi dedi. bende;
- İzinden geldi değil,izine geldi diyeceksin çünkü babam o lakabı takarken bu şekilde takmıştı.Yanlış anlaşılmasın.Onun esas yurdu hapishane.Köye gelince izinde oluyor.
   
Neyse sadede gelelim.Bunda anadan doğma hırsızlık hastalığı var.Öyle azılı hırsız değil,manyak hırsız.Çar-çabut çalan cinsten.Bazen horozda çalıp,kazanın altına kor ama komşusu ararken horoz öter ben burdayım der.Hergün birşeyler çalıp eve getirmeyince canı rahat etmezmiş.Birgün hiçbirşey çalamamış.Akşam yatağa yatmış.Sağa dönmüş sola dönmüş bir türlü uyuyamamış.En sonunda kalkmış dışarda emmisinin oğlunun odun katerinden bir odun almış kendi odununu üzerine koymuş gitmiş yatmaya.Mışıl mışıl uyumuş.

7-) Buda Rahmetliden

   
Tostağı hepiniz bilirsiniz, yeni yetmelere biraz açıklama yapayım.Mehmet KARAKAŞ diğer adı mehmet usta. köyümüz yöneticilerinde çok hizmetleri olmuştur Allah gani gani rahmet etsinnn...
hikayesi çoktur.. yakın tarihi anlatalım ilk dönem belediye meclis üyesiyken polatkan vekaleti buna vermiş, devletten mera tesbiti için memurlar gelmiş ve meraları kayıt altına alacagız demişler..bizim köyümüz ormana dayalı konumunda oldugu için geneli ormana ait yerlerdir...neyse Memet usta memurlara aynen şunu diyo ...Arayın belki bulursunuz ben elim götümüz üzerinde geziyom az bir düz yer orda var arayada patetes diker Alahdiyanlı diye korkuyom...memurlar gülmekten kırılıyolr bu nasıl adam diye


8-) Bu da Fındaliğilden

    Muammer karakaş..eskimuhtar..fındaliye kütük biçtiriyor.Parasını sonra veririm diyo.Birkaç gün sonra fındali Cemili oğlum para adı anma babam Tokata gidecek de o anlar diyor...neyse Cemil Muammer hoconın evine geliyo ..oda makata uzanmış yatıyomuş aynen babasının dediğini söylüyo... oda işi hemen sezmiş parya istemeye gönderdiğini kafayı kaldırım...tamam ben izin veriyom gidebilir diyoooo


9-) Fikri Yaylacı'dan

    Babam cibe Memet zayıf ve celimsiz oldugundan bu lakabı almış ,dedemse deli kadirdi ben kücükken vefat etti çok komik bir adamdı herkezi güldürürdü zaman zaman hikayelerini yazarım…
    Çok sıgara içerdi o yüzden kanser oldu öldü..babam sıgaradan vazgec sana ne istersen alayım baba dedi oda tamam al dedi babam bir sandık kuru üzüm cerez lokum aldı rahmetli çok pis bogazdı ,,bunları yiyor ama sıgaraiçmiyorum diyordu bizde içtigini görmüyorduk ,,birgün babam tavana tütün indirmek için çıktıgında ne görsün..bizim oralarda eski evlerde tuvalet kokusu eve vurmasın diye üzerini çakmazlar genelde tavana da ordan çıkılırdı,,neyse babam bakıyoki tuvaletin üzerinden vapur dumanı gibi sıgara dumanı geliyo dedem gizlice tuvalette sıgara içermiş
Babam…ooooo…bizim sandık dalusu yemişler havaya gitti diyor


10-) Kürt Ahmet

Kazim Çam anlatıyor:
    Babam nami diyar Kürt Ahmet,Günebakan'a soyumuzun gelişi 150 yıl önce dedem kürt agası imiş, kan davası yüzünden Günebakana gelip ağaya sıgınmış dedemde para çokmuş,parayıu bastırmış ketenligibile çöllo denen kişiden o almış daha sonra akpınardaki tarla ile değişmişler ketenligi cebecooya vermiş ve aga kürt agasına kız kardeşini vermiş,Beldemizde babam içkici diye tanınır ama sevilen kişidir sözününde eridir hayır işi olunca elini hiç çekmez.örnekmi..Günebakan İlkögretim okulunun kapısında bir levha çakılıdır ..Bu oKUL DEVLET VATANDAŞ İŞ BİRLİGİ İLE YAPILMIŞTIR...diye...Yeni okul binası yapılırken tekkat olarak yapılıyordu babam ikincikatın masrafının bir bölümünü üslenince ikinci kat tamamlandı..1943 de devlet adamlarının köyümüze okul yaoımı için gelince biz devletten anahtar teslimi isteriz diyen rahmetlilerin kulakları cınlasın...o yüzden 1960 yıllara ertelenmiş idi,,,
Asıl hikayem şuu, Babam bek namazında bir adam degil ,bundan 30 yıl önce köyümüze gelen avaralı Mustafa yılmaz hoca bunu namaza alıştırayım diye babamla arkadaş olur iştikleri su ayrı gitmez..bizim eve gelirler sofra hazır yanlız namaz vakti gelmiştir Mustafa hoca namazı kılıp gelelim der..babam namaz kacmıyo aç karına namaz olmaz der ama mecbur camiye giderler vakit ikindi vaktidir ,Babamın aklı yemektedir ,sünnet kılınıp farza geçince babam camiden kacar eve sofra başına imam selam verip arkaya dönünce bakarki KürtyAhmet yok hemen gider evde onu sofra başında bulur.....


11-) Davul Çalan Eşek

Erden Yaylacı anlatıyor:
    Öteyüzü hepiniz bilirsiniz ketenligin beriyannı,ordaki arazi babamın anasıgilden izet emmiminde anası babamın anasıyla kardeş olduklarından onların ve cayan memedinde analarından tarlaları mevcuttur,,Neyse gelelim hikayeye..eşegi oradaki bölme dedigimiz ormanın içersine örükledim tarlada çalışırken ormanın icinden izet emmim geldi bana kolay gele dedikten sonra Erdem senin eşek dovul çalıyo dedi ve gitti....biraz durunca bu ne demek istedi eşegi bi bakayım dedim...vardımki ne göreyim semer kannı altına dönmüş benim eşek kafayı havaya dikmiş tokmagınıda cıkarmış gercekten davul çalıyo ...bu olay aklıma geldikce izet emmimin filim işleri aklıma gelir...nasiiiii..komikmiii...


12-) Bitmeyen Para

    Babası garibimi evermiş yanlız bu para dilinden anlamazmış karısı on liranin beşini harcar beşini cebine koyarmış,,garibim hala bi param diye sayıklar çünki bi param iki param üç param diye sayarmış,,,neyse karısı kurnazmış bakmışki bu gaz davulu bunla hayat gecmez ondan olma kızınıda alarak onu terketmiş ..garibim Alibağemminin ömrü bi param iki param üç paramla geçmiş....nasiiii,,,haydin ula gidiyik...


13-) Rüstem

    Adını eskiler bilirler Cezayirin üvey abisi deli memedin oglu kürt Ahmet külekciyerde tüfegim var al gel demiş oda zemherinin çatında yola düşmüş ,kar göbekte,ketenligin karşısına varınca donmuş ölmüş .günler sonra bulunmuş ,köye haberi gelmiş .Eskiden merkez camiinde ıhtiyarlar odası vardı altından yol gecer oradan gecmeyen ötaceye gidemez ,yazın römorklara sapı bile oranın yüzünden alçak yığarlardı.Neyse köy odasında kuru gürgen yarmaçasını sobaya doldurmuşlar odanın ici fırın gibi ihtiyarlar sıcaktan mayışmışlar,,o arada mükremi içeri girmiş abucuklarım duydunuzmu Aydın donmuş getirmeye gittiler ..demiş,,,o arada sobanın başındaki Halit kutarın babası RÜSTEM endikmiş neolmuş demiş,,,mükremi donmuş demiş oda ---lan ben burda yanıyomda ona ne olmuşda donmuş demiş

14-) Fehmi Dayı

    Günebakanlı olupda bu ismi duymayan yoktur eger ben duymadın diyen varsa o zaten günebanlı degildir fehmi dayı birgün evin yanında bahçe kazarken birde oradan geçmekde olan oglu süleyman bey yanına gelir ve kolay gelsin baba der oda nazik bi şekilde hoş geldiniz süleyman bey der ve buyurun bize biraz yardım edin der ve süleyman bey kabul eder hemen işe başlar bir eli cebinde bir elinde megelle başlar çapa yapmaya süleyman bey fehmi dayı bu durumu görünce duramaz hemen süleymanın yanına gelir ve derki oglum o çapayı kafama vur bakıyım der
çünkü tek elle çapa yapılmaz


 
  Bugün 4 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol