Günebakan Kasabası
  Niksar Türküleri
 




NİKSAR’A SELAM (ŞARKI)

Yüce Canik Dağı yüksekten bakar,
Niksar’ım gururlu başına selam,
Vadide kelkit usulca akar,
Havana, suyuna, taşına selam.

Yıldırım ordusu buradan geçmiş,
Osmanlı beğenmiş yöreni seçmiş,
Görenler ilçeme pahalar biçmiş,
Her mevsimin hoştur, kışına selam.

Evliya gizlenmiş türbeler durur,
Emrah’ın şiiri yüreği vurur,
Burada analar yiğit doğurur,
Tarihe uzanır yaşına selam.

Hayran olduk sana ayrılık yakar,
Tütünün tanınmış pancarın şeker,
Şeftali kirazın insanı çeker,
Konuğa sunulan aşına selam.

Okul, sağlık evi hepsi oluyor,
İyilik arttıkça yurttaş gülüyor,
Ülkemiz birlikte kuvvet buluyor,
Nasırlı ellere, işine selam.

İbrahim Ağâh’ım sevmişim seni,
Her bir halin ile beni bağladın,
Başa gelen bilir sevda çekeni,
Gönüller sultanı düşüne selam.

Söz : Prof. Dr. Agah ÇUBUKÇU
Beste : Zekai TUNCA




KALENİN BEDENLERİ (TÜRKÜ)

Kalenin bedenleri
Koyverin gidenleri
İpek bürük bürülmüş
Niksar’ın fidanları

Kaleden iniyordum
Çağırsam dönüyordum
Aşkından kirbit oldum
Üflesen sönüyordum

Hopa şina şinanay şinanay nay
Şinanay yavrum şinanay.



FADİK (TÜRKÜ)

Niksar’ın önünde koyun yazısı
Fadiği sorarsan ana kuzusu
Böyle miydi anlımızın yazısı
Düzenin çağ imiş nazlı fadiğim

Sarı saman gibi sararttın beni
Acı kahve gibi kararttın beni
Varıyon dedinde aldattın beni
Düzenin çağ imiş nazlı fadiğim



KELTEPE’NİN TAŞLARI (TÜRKÜ)

Keltepe’nin taşlarını koyun mu sandın
Sevip sevip ayrılmayı oyun mu sandın
Şu Niksar’ın gürgenleri yıkılmadı mı
Yar üstüne yar sevmeye sıkılmadın mı

Çoşkun sular gibi çağlatma beni
Yetimlikten büyüdüm ağlatma beni
Üç aşağı üç yukarı salla mendilini
Öksüzlükten büyüdüm ağlatma beni.



BURÇAK TARLASI (TÜRKÜ)

Sabahtan kalktım ezan sesi var
Ezan sesi değil burçak yası var
Sorun şu herifin kaç tarlası var
Aman pek zor imiş burçak yolması
Burçak tarlasında gelin olması

Elimin kınası hamur ettiler
Gözümün sürmesini kömür ettiler
Burçak tarlasında gelin ettiler
Aman pek zor imiş burçak yolması

Yeni hamamdan çıktım sağdır selamet
Eviböğüm evi önünde koptu kıyamet
Yüzbaşıoğlu der ki bu ne alamet
Seherde açılan güller solsun
Bize tuzak kuran Allah’tan bulsun

Maduru dereleri dardır geçilmez
Merker suyu soğuk bir dem içilmez
Deli Mehmet gibi yiğittin geçilmez
Seherde açılan güllerin olsun



DİYORLAR BİZE (ŞİİR)

Düzgün mısmıldır, başörtüsü bürük,
Lahana kelem, dağ armudu çördük,
İştaha mada, azıcığa ecücük,
Alkışada çekip diyorlar bizde.

Merdiven badaldır, çeket ise saru,
İğneye biz derler, dibeğe sahu
Sitil kovadır ,çeket ise saru
Sedired ahat diyorlar bizde.

Behni yem yeridir, arazi yazu
Hindi culuhtur, saç ekmeği cızlap
Patetese kostil sahiye essah
Kızılçıga zohal diyorlar bizde

Takulya nalindir çok bilbiş çepil
İçi boş küfüktür çabuk kızan çitil
Şubata göçük yatağa da mitil
Bekliye ellağam diyorlar bizde

Biber issot eceleci hetelek
Elbise urbadır sırıksa herek
Fasülye çiğit raf ise terek
Muşmulaya töngel diyorlar bizde

Koşmak seirtmektir boğaz ise ümük
Keh uçurumdur kısaboylu güdük
Aşgana mutfak pis boğaza sümsük
Çınara kavlağan diyorlar bizde

Ağleş dur demek çirkin ise kaşmer
Ahucuk iştedir gzetmek işmar
Yufkaya işkefe salçaya pelver
Mandaya kömüş diyorlar bizde

Azıcık bidıhım tatsıza sasuh
Boduç su kabıdır ayran da gatıh
İşkembeye mimbar çiviyede mıh
Bileziğe kol bağı diyorlar bizde

Şip cabuk demek kötü de irezil
Forus horoz kevgirde ilistir
Kaynağa göze peçeteye peşkir
Geçen yıla bıldır diyorlar bizde

M. Necati GÜNEŞ
Tarih Öğretmeni




YURT (ŞİİR)

Tokat’la Niksar arasında
Bir küçük ev görünür uzakta
Kütükten duvarlı,önünde çeşme akar,
Yeşermiş gibi topraktan.

Yağmur yağar camlarına dökülür.
Benim yüzümdür çizilen camlarda.
Yalnızlığın sesidir, rüzgar değil,
Gürgen ağaçlarında.

Allı güllü çiçekler
Elimle dikilmiş bahçesine
Yürüsem hep koşar ardımdan
Çocuklar gibi delicesine

Gel dere, ak, derim gürül gürül,
Dağdan aşağı akar gider.
Hayal kurmak isterse eğer canım,
Bulutlara bir seslenmek yeter.

Bir uçurtma gelir uzaktan
Yorulmuş, ince, nazlı,
Gülüşler, haberler, hasretler
Göz yaşları içinde gizli.

Siz baksanız bir şey göremezsiniz.
Benim yurdumdur orası
Ardıçlar, gürgenler,tozlu yollar…
Tokat’la Niksar arası.

Cahit KÜLEBİ



 
  Bugün 13 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol